1) as a last resort : son çare olarak
He would probably marry her as a last resort. 2)How much do you have on you?
Üzerinde ne kadar ( para ) var ?
3)Invasive answer : kaçamak cevap
Please do not give invasive answers.You drive me crazy !
4)For no good reason : Hiç sebep yokken
You did cheat on me for no good reason.
5)Check, please..! : Hesap lütfen..!
6)To read sth. until the end : Bir şeyi sonuna kadar okumak.
I tried hard to read the book you gave me yesterday until the end...But I did fall asleep.
7)FYI : For Your Information : Bilgin olsun, Haberin ola, Benden söylemesi diye çevrilebilir.
Genellikle kısaltma kullanılıyor.''EF VAY AY''
Hey ,Tom..!Your sister, Alice, was in the night club yesterday. FYI !!!
8)It doesn’t take much for her to fall off the wagon.
Alkole, kumara vb. tekrar başlaması uzun sürmez.
9)come off it! : saçmalama! , hadi canım! , bırak yalanı!..
10)take your time : acelesi yok / acele etmenize gerek yok.
11)here we go : bir işe başlarken kullanılır, hadi gibisinden.
Right, here we go, the game's starting.
12)speak your mind : aklından geçeni söylemek.
13)it was worth! : değdi!
14)it's none of your business : sizin üstünüze vazife değil / sizi alakadar etmez.
15)he is at a loss : o ne yapacağını bilmiyor / ne yapacağını şaşırmış.
16)are you making fun of me? : benimle alay mı ediyorsun?
17)i can't believe my ears : kulaklarıma inanamıyorum.
18)is on the tip of my tongue : dilimin ucunda
19)what is that to me? : bundan bana ne?
20)so it seems : öyle görünüyor.
21)more or less : aşağı yukarı
22)meet the demand: talepleri karşılamak
23)The Policeman said:" We have to meet the demand of bankrobbers"
24)drop sb off: birini bırakmak
25)Just drop me off to the theatre
26)take a leak: urinate (işemek)
27)to be on medication: ilaç almak
28)thrift store: ucuzluk dükkanı
29)once in a blue moon :kırk yılda bir...
30)you will be for it :azar işiteceksin!
32)he has put his foot in it again : o yine pot kırdı.
he leads a dog's life : başı detten hiç kurtulmaz.
33)Buckle up..! : Kemerlerinizi takın..!(Polis memuru sürücüyü uyarıyor)
34)Domestic violence : Aile içi şiddet
35)Locked myself out..! : (Kapıda)dışarıda kaldım.(anahtarı içerde unuttum!!!)
36)No more screw ups..! : Başka hata istemiyorum..!
37)A: Seat taken? : Yer dolumu?
B: No.Go ahead. : Hayır, oturun.
38)he is stony broke meteliksiz (meteliğe kurşun atıyor)
39)she always makes a mountain out of a molehill : daima olayları büyütür...
40)Bill never loses his head : Bill soğuzkanlılığını hiç kaybetmez
41)Your timing is impaccable. : Zamanlaman müthiş.
42)How was Julie taken all these? : Julie tüm bu olanları nasıl karşıladı?
43)You and I are finished? : İlişkimiz bitti.
44)But I can not help it. : Fakat elimde değil.
45)He hang upon me..! : Teli yüzüme kapattı.
This place is just immaculate. : Bu ev ne kadar da temiz.
A:You have a boy friend?
B:Yeah, sort of. : Evet, var sayılır.
I am not really available. : Erkek ( kız) arkadaşım var.
Self-medication : Kendi kendine tedavi
Diner is on the table. : Yemek hazır.
Infinite wisdom : sonsuz bilgelik
Try this one on. : Şunu bi denesene. ( Elbise )
Diner served..! : Yemek hazır..!
I pushed myself too hard. : Kendimi çok zorlamışım. (Egzersiz yapan bir bayan ölçüyü kaçırınca.)
I can hold my head high. : Başım dimdik, alnım ak yüzüm açık …
To calm sb’s nerves : Birinin sinirlerini yatıştırmak.
You are very tense. : Çok gerginsin.
It is not even light out..! : Daha sabah bile olmadı..!
(Kocasını sabahın köründe uykusundan uyandıran eşin aldığı cevap)
I know you are out of your mind with grief.
I am just trying to move on with my life. : Sadece hayatımı devam ettirmeye çalışıyorum.
Fornicate : Zina yapmak
The situation is fluid. : Durum belirsiz.
Treat sb. Like a gold : İyi davranmak
to keep distance : mesafeli davranmak
as a last resort : son çare olarak
How much do you have on you? Üzerinde ne kadar ( para ) var ?
Invasive answer : kaçamak cevap
Please do not give invasive answers.You drive me crazy !
For no good reason : Hiç sebep yokken
You did cheat on me for no good reason.
It's out of order(service,kilter,whack)=bozuk
It's dead=bozuk
It died on me = Beni görünce bozuldu
It's in the shop=Tamirde
It up and died=bozuldu